Muhkem ayetler Cehennem ehline azabın ebedi olduğuna delalet eder. Bundan Allah’a sığınırım.
Ey Mü’minler! Öldükten sonra nimetler, sevinç, neşe ve keyif sadece Allah cc ve Resulünün emri üzerinde dost doğru olan mü’minlere aittir. Ayet-i Kerime de şöyle buyrulur:
فَاَمَّا اِنْ كَانَ مِنَ الْمُقَرَّبٖينَ
فَرَوْحٌ وَرَيْحَانٌ وَجَنَّتُ نَعٖيمٍ
Vakıa suresi 56.88-89 Fakat (ölen kişi) Allah'a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.
وَاَمَّا اِنْ كَانَ مِنْ اَصْحَابِ الْيَمٖينِ
فَسَلَامٌ لَكَ مِنْ اَصْحَابِ الْيَمٖينِ
Vakıa suresi 56.90-91 Eğer Ahiret mutluluğuna ermiş kişilerden ise, kendisine, "Selâm sana Ahiret mutluluğuna ermişlerden!" denir.
Ey Mü’minler! Allahtan gereği gibi sakının. Resulüne de iman edin. İman edin ki Allah’ın rahmetinden size iki kefil verilsin. Kendisi ile yürüyeceğiniz sizin için ışık yaratsın. Sizi bağışlasın. Allah cc bağışlayandır. Acıyandır. Dikkat edin! Kitap ehli Allah’ın fazlından hiçbir şeye kadir olmadıklarını biliyorlar. Gerçekten fazilet Allah’ın kudret elindedir. O fazileti dilediğine verir. Allah cc büyük fazilet sahibidir.
Ey Allah’ım! Büyük faziletten senden istiyoruz. İman ile, doğrulukla ve hakka sabit kalmakla onu bize bolca ver. Dünyada ve Ahirette bizi sabit söze sabit eyle. Ayağımızı kaydırma.
Ey Allah’ım! Dinimizi ıslah eyle. Dinimiz işlerimizin saflığıdır. Dünyamızı ıslah eyle. Dünyamızı ıslah eyle. Dünyamız ile ahiretimiz elde edilir. Ahiretimizi ıslah eyle. Dönüşümüz oraya olacaktır.
Ey Allah’ım! Hayatımızı hayırlı olanların ziyade edilmesini bize nasip eyle. Ölümümüzü bize bütün kötülüklerden istirahat edeceğimiz yer eyle.
Ey Allah’ım! Kolay olanı elde etmeyi bize kolaylıkla nasip eyle. Güçlüklerden bizleri uzaklaştır. Dünyamızı ve ahiretimizi bağışla.
Bu sözümü söylüyorum. Allahtan beni, sizleri ve Müslümanların tamamını bütün günahlardan af etmesini istiyorum. Allahtan bağışlanmak istiyorum. O bağışlayandır. Acıyandır.
İKİNCİ HUTBE
Emir olunduğu gibi çokça hamt Allah’a aittir. Ve Ona şükrediyorum. Şükredene şükründen dolayı daha fazla verileceği beyan edilmiştir.
Allahtan başka ilah olmadığına, tek olduğuna, ortağı olmadığına -Ona şirk koşanların Onu inkâr edenlerin hoşuna gitmesede- şahitlik ederim.
Ve yine Hz. Muhammedin Allah’ın Kulu ve Resulü olduğuna, Beşerin Efendisi olduğuna, Mahşerde şefaat olunacaklara şefaat edeceğine şahitlik ederim. Allah O’na Hane halkına, arkadaşlarına, ihsan ile onlara tabi olanlara salat ve selam ile selam eylesin.
Besmeleden, Allah’a hamt etmekten, salat ve selamdan sonra söylüyorum.
Ey Mü’minler! Birinci hutbede insanların dönecekleri yerden bahsettik. İnsan dünya hayatında ömrü ne kadar uzun sure olsa da dönüp gideceği yer ölümdür. Sonra da amelinin ödeneceği yere ameli hayırlı ise hayır karşılığı hayırlı olacağını, ameli kötü ise karşılığının kötü olacağı ceza gününe gidilecek. Ayet-i Kerimede şöyle buyurulur:
فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ
Zilzal suresi 99.7 - Artık kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse, onun mükâfatını görecektir.
وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ
Zilzal suresi 99.8 - Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlerse, onun cezasını görecektir.
Biz buna inandığımız zaman hamt, iyilik ve cömertlik Allah’a aittir. Bunlar bizimdir. Bunlara iman ettik. Bunların bize Allah’ın iyiliği ve cömertliği olduğuna iman ettik. Yoksa bunlar bizim gücümüz ve kuvvetimizden dolayı bizim değildir. Ancak bunlar Allah’ın muvaffaktı ile bizimdir. Allahtan bu nimetlere elde etmek için bizi ve sizleri sabit kılmasını istiyoruz. Biz buna iman etmemiz şartına bağlıdır.
Hamt Allah’a aittir. Şu bir gerçek ki bize Allah için amel etmemiz gereklidir. Yoksa dünyadan bize nakledildiği Ahirete ait amellerden gafil olacağımız ameli etmememiz gerekir. Müslümanlardan çoğunun bugün kü konusu şu Dünyayı talep etmeye daldılar. Mal talep etmeye daldılar. Şehveti talep etmeye daldılar. Bu ister helal yoldan olsun, ister haram yoldan olsun faiz ile çalışıyorlar. Yalan ile çalışıyorlar. Kandırmak ve hainlikle çalışıyorlar. Birçok haram olan muamele ile çalıştılar. Bu haramların haram olduğunu biliyorlar. Ancak onlar o haramların haram olduğunu gerçek olduğunu bildikleri halde bunları yapmayı kastettiler. Muhakkak bu ümmetten her insan masiyeti masiyet olduğunu bildiği halde masiyet işliyor. Bu masiyeti işleyen her bir kişi gerçekten o Yahudilere benzer. Çünkü Yahudi gerçek doğruları biliyor. Ancak onlar doğrulardan kibirlendiler. Şehevi duygularına tabi olup faiz aldılar. Kanunsuz mal yediler. Allah Azze ve Cellenin emirlerinden gafil oldular.
Kim bu masiyetleri sapıkça rehbersiz ve bilgisiz yaparsa bu davranışta Hristiyanlara benzeme vardır. Çünkü Hristiyanlar Resulüllah sav bisetinden(gönderilişinden) önce Allah’a sapıklık üzere ibadet ediyorlardı. Lakin Resulüllahın bi’setinden sonra bu sapıklığı bilerek ibadet ediyorlar. Hristiyanlar Yahudiler gibi gerçeklere karşı bilgilerinden ve basiretlerinden inatçı idiler. Bundan dolayıdır ki Resulüllahın sav söylediğini işittiniz. O şöyle buyurdu: Şu bir gerçek ki bu hakikatleri bu ümmetten Yahudi veya Hristiyan hiçbir kimse işitmedi. Sonra bu kimse Cebrail’in getirdiğine iman etmediği halde ölürse bu kişi Cehennem ehlinden olur.
Ey Müslümanlar! İktisadi muamelelerden birçoğu bu günlerde onunla kazanmak için ve ortaklaşmak için ortaya konuldu. Bu ortaklıklardan bazıları açık delili olan olaylı faizli muamelelerdir. Herkes bunun faizli muamele olduğunu bilir. Yine bazı şirketler bu muamelelerdendir. Bu şirketlerde faiz ile başlayan herhangi bir işlem bulunmaz. Koyunları çoğaltma, hayvancığı çoğaltma, ziraatı çoğaltma veya şirketlerden buna benzeyen şirketler gibi. Bu şirketler bize açıklanır. Allah indinde ki bilgi ise işin iç yüzü bu şirketlerin muamelelerin şer’i bir sakıncası yoktur.
Bu işlerde yazı yazdırılması konusunda sorular çoğaldı. Almak istediğim cevap ise faiz ile çalışanlarla ilgili yazı yazdırılması ise hangi yazı olursa olsun bunu yazan içinde ne yazarsa haram işlemiş olur. Kendisini Allah’ın, Resulünün ve müminlerin lanetinin içine sokar. Çünkü faizi işleyen Muhammet sav lisanında lanetlenmiştir. Resulüllah sav den rivayet edilen hadisi şerif açısından şu bir gerçek ki faiz yiyene, görevlisine, şahitlerine ve yazıcısına beş tanesine lanet edildi.
Hepsi Resulüllah sav lisani ile faiz yiyen lanetlenmiştir. Faizi yiyen; şu bir gerçek ki dünyasında bundan faydalanır. Ancak Ahiretinde bu onun aleyhinde olur. Faizin görevlisi; şu bir gerçek ki oda faiz verilmesine günaha yardım eylediğinden günaha yardım eylediğinden lanetlenmiştir. Üçüncüsü faize şahitlik edendir. Çünkü o faizin tespit edilmesine yardım etmiştir. Dördüncüde lanet edilmiştir. İkinci şahit olan da aynı şekilde lanet edilmiştir. Beşinci faizi yazanda lanetlenmiştir. Yazım vesikası orada faizin ispatıdır.
Bunların hepsi yaptıkları işlemleri Nebi sav lisanında lanet edilmişlerdir. Öyle ise her mümine Allah cc lanetine sebep olacağından bunlardan uzaklaşmak vaciptir. Bundan dolayı burada para yazılır. Paranın yazılması mustahaptır. İyidir. Ondan kar alınmaz. Çünkü kar alınması haramdır. Allah Teâla faiz ile işlem yapanlar hakkında şöyle buyurdu:
فَاِنْ لَمْ تَفْعَلُوا فَاْذَنُوا بِحَرْبٍ مِنَ اللّٰهِ وَرَسُولِهٖ وَاِنْ تُبْتُمْ فَلَكُمْ رُؤُسُ اَمْوَالِكُمْ لَا تَظْلِمُونَ وَلَا تُظْلَمُونَ
Bakara suresi 2.279 - Eğer böyle yapmazsanız, Allah ve Resûlüyle savaşa girdiğinizi bilin. Eğer tövbe edecek olursanız, anaparalarınız sizindir. Böylece siz ne başkalarına haksızlık etmiş olursunuz, ne de başkaları size haksızlık etmiş olur.
İnsanlardan bazısı bu faizli ortaklığı yazar. Ancak o bunun arkasında burada kar elde etmek isterler ister. Çünkü onlar ‘’Bir şey ilk yazılma anında ucuz olur.’’söylüyorlar. İnsanlar onun kalkınıp arttığını görünce orada ortaklık yazılır. Yazıldıktan sonra ortaklık kar ederek payı satılır. Bu aynı şekilde haramdır. Caiz değildir.
Çünkü harama dayanarak elde edilen kazanç da haramdır. Ve günahtır. Sen nefsini günahtan nasıl aklamaya razı olursun. Sonra o malı müminlerden olan kardeşlerine bu malı takdim ediyorsun. Bu aldatma ve hıyanet oyunudur. Öyle ise şimdi burada söyleyeceğim ulaşabildiğime sorumluluğumu aklama ve delilleri ortaya koymaktır.
Şu bir gerçek ki içinde faiz olan büroda yazmak caiz değildir. Çünkü bu faiz olan işlemlere girmektir. Bu faiz işlemlerinin failini Nebi sav lanet eyledi. İçinde faiz ve haramdan bir şey olmayan şirketlere gelince oralara yazılıp ortak olmakta bir sakınca yoktur. Bununla beraber bana göre efdal olan insanın malındaki tasarrufunun daima gözetimi altında olmasıdır.
Gerçekten bugün insanlar çoğu kez faizli işlemlerden ve haram olan işlemlerden yoksun oluyorlar. Onu kolaylıkla yapıyorlar. Buna aldırış etmiyorlar. İşte bu şirket faizli şirket olur.
Öyle ise benim faziletli gördüğüm; insanın malını gözetimi altında ve rızık kapıları altında sarf etmesidir. Allah’a çokça hamt olsun. Bu şirketlerin çok azı mubahtır. Bunlarda haram yoktur. Bunlar içinde çok haram olandan veya içinde haram şüphesi olandan daha hayırlıdır.
İnsan dünyasında neslini Aziz ve Celil olan Allah’a ibadet etmesi için kurar. Malını çoğaltmak için kurmaz. O mal kendisinden sonrakilere bırakacak kendisinden ayrılacak ve kendisini terk edecektir. Ben Allah’tan kendime ve size dünyada ve ahirette muvaffakiyetler ve Allah’ın öfkeleneceğinden kurtuluş dilerim. Biz kendisinden tövbe ile rızıklandırmasını ve ona dönmemizi isteriz.
Allah cc size acısın biliniz ki konuşmanın hayırlı olanı Allah’ın kitabı, rehberliğin hayırlı olanı ise Muhammet sav rehberliğidir. İşlerin şerli olanı sonradan ortaya atılan İslam’a uymayan görüşlerdir. Allah’ın dininde ortaya atılan görüşler bidattir. Her bidat sapıklıktır. Her sapıklık cehennemdedir. Size cemaate tabi olmayı tavsiye ediyorum. Allah’ın gücü kuvveti cemaatin üzerindedir. Kim cemaatten uzaklaşırsa cehenneme girer.
Tarih: 7 Mayıs 2023
mimham.net’den alıntıdır.
Tercüme Eden: İbrahim SIRMALI
Emekli Müftü. İcazetli.