Yeme bozukluğu cinsel istismarın habercisi olabilir

Yeme bozukluğu cinsel istismarın habercisi olabilir

İstan­bul Ru­me­li Üni­ver­si­te­si Çocuk Ba­kı­mı ve Genç­lik Hiz­met­le­ri Bölüm Baş­ka­nı Öğr. Gör. Elif Türel ko­nuy­la il­gi­li açık­la­ma­da bu­lun­du.

Cin­sel is­tis­mar ço­cu­ğun rı­za­sı­na ba­kıl­mak­sı­zın bir ye­tiş­kin ta­ra­fın­dan ço­cu­ğun cin­sel haz veya cin­sel tat­min için kul­la­nıl­ma­sı du­ru­mu­dur. Erken ço­cuk­luk dö­ne­min­de is­tis­ma­ra uğ­ra­mış ço­cuk­lar ise cin­sel ge­li­şi­mi­ni ta­mam­la­ma­dı­ğı için is­tis­ma­ra maruz kal­dı­ğı­nı ifade et­mek­te güç­lük ya­şa­ya­bi­lir. Fakat ço­cu­ğun ya­şa­dı­ğı bu durum dav­ra­nış­la­rı­na yan­sı­ya­bi­lir. Ço­cuk­lar­da gö­rü­len hır­çın­lık, sal­dır­gan­lık, alt ıs­lat­ma ve dışkı ka­çır­ma, yeme bo­zuk­la­rı gibi bir­çok dav­ra­nış prob­le­mi, ço­cu­ğun ya­şa­dı­ğı is­tis­ma­rın ha­ber­ci­si ola­bi­lir. Ço­cuk­lar­da gö­rü­len tı­ka­nır­ca­sı­na yemek yeme veya yemek reddi/hiç ye­me­me gibi bo­zuk­luk­la­rın ne­den­le­ri mut­la­ka araş­tı­rıl­ma­lı­dır. İstim­rar be­lir­ti­le­rin ara­sın­da bu dav­ra­nış bo­zuk­luk­la­rı da yer al­mak­ta­dır.
Türel şun­la­rı kay­det­ti:'' Cin­sel is­tis­mar ma­ale­sef sa­de­ce ül­ke­mi­ze değil tüm dün­ya­da gö­rü­len bir durum. Hemen hemen her gün bir is­tis­mar ha­be­ri ile sar­sı­lı­yo­ruz. Ço­cuk­lar özel­lik­le bu tip du­rum­lar­da kor­ku­la­rın­dan ses­siz kal­ma­yı ter­cih ede­bi­li­yor­lar.
ÇO­CUK­LAR­DA BU BELİRTİLERE DİKKAT EDİN!
Öğr.Gör.Elif Türel is­tis­ma­ra uğ­ra­mış ço­cuk­la­rı fark ede­bil­mek için şu nok­ta­la­ra dik­kat etmek ge­re­ki­yor di­ye­rek şun­la­rı sı­ra­la­dı:
‘'Eğer çocuk içine ka­pa­nık­sa ve oda­sın­dan dı­şa­rı çık­mak is­te­mi­yor ve si­zin­le temas kur­mu­yor­sa, yeme bo­zuk­luk­la­rı gös­te­ri­yor­sa, ge­li­şi­mi dı­şın­da fazla cin­sel bil­gi­ye sa­hip­se, ge­ce­le­ri uy­ku­sun­da hu­zur­suz­sa ve uy­ku­ya dal­mak­ta zor­luk çe­ki­yor­sa, okul ba­şa­rı­sın­da bek­len­me­yen bir düşüş ya­şan­dıy­sa, yap­tı­ğı ak­ti­vi­te­ler­den zevk al­mı­yor­sa, ar­ka­daş­la­rıy­la iliş­ki­le­rin­de dü­zen­siz­lik oluş­ma­ya baş­la­dıy­sa, odak­lan­ma ve kon­sant­ras­yon so­ru­nu ya­şı­yor­sa, cin­sel içe­rik­li oyun­lar oy­nu­yor­sa, çe­kin­gen dav­ra­nış­la­rı varsa ve sa­rıl­ma, do­kun­ma vb. dav­ra­nış­la­ra tepki gös­te­ri­yor­sa mut­la­ka bir uz­man­dan yar­dım alı­na­rak çocuk göz­lem­len­me­li­dir.''
Türel söz­le­ri­ni şöyle ta­mam­la­dı: "Erken ço­cuk­luk dö­ne­min­de­ki ço­cuk­la­rın hayal dün­ya­la­rı çok ge­niş­tir. Fakat Cin­sel Ge­li­şim açı­sın­dan ol­gun­lu­ğa ulaş­ma­dık­la­rı için cin­sel içe­rik­li hi­ka­ye­le­ri hayal gü­cüy­le ta­sar­la­ya­ma­ya­cak­la­rı için bu ko­nu­da asla yalan söy­le­mez­ler. Çocuk cin­sel içe­rik­li hi­ka­ye­ler an­la­tı­yor­sa mut­la­ka bir uz­ma­na baş­vu­run! Ço­cuk­lar bu ko­nu­da yalan söy­le­mez­ler. ‘'


Ha­ber-Fo­to: Teni Tapık Çimen