Milletimiz devletini sever.
Devletini sevdiği gibi devlet başında yönetenleri, idarecilerimizi de sever.
Devlet başına saygısızlık hiçbir platformda olmamalı.
Devletini seven saygılı olmalı edep sınırlarını hiçbir zaman aşmamalı.
Bir Çerkez atasözünü söyleyerek densizlik eden gazetecinin tavrını bende beğenmedim.
Kınıyorum.
Televizyon ekranlarında uluorta meydan okumanın elbette bir cezası olabilir.
Ben hukukçu değilim söylediği atasözü suç mu değil mi yargı karar vermeli, siyasetçiler gazeteciler veya vatandaşlar değil.
Tencere kaynamıyor
Günümüzde son birkaç aydır müthiş bir fiyat istikrarsızlığı var.
Zamlar dolayısıyla fırlayan bütün fiyatlardan bir Allah'ın kulu memnun değil. Memnun olan var ise de ya çok zengin ayda kafadan kontaktır.
Esnaf memnun değil, ev geçindiren memnun değil, kiracı memnun değil, doğalgaz yakan memnun değil, bakkaldan alışveriş yapan asgari ücretli ve maaşlı memnun değilse memnun olan kim.
Rahmetli Demirel'in o meşhur ‘tencere kaynamıyorsa hükümet düşer 'sözü gerçek olmaya çok yakın görünüyor.
Hakarete 160 bin dava
Eleştiriler hakarete varmadan yapılmalı.
Medeni insan kimseye hakaret etmemeli.
Açıklandığına göre Cumhurbaşkanına hakaret edildiği gerekçesiyle 160 bin kişiye dava açılmış.
160 bin az kişi değil. Bizim insanımız yukarda da yazdığım gibi devletin başındaki saygılı kimselere hakaret edemez, etmemeli.
160 bin kişiye dava açılmış ve 12 bin kişide mahkûmiyet kararı almış.
Devletin başı Cumhurbaşkanına hakaretin 1 yıldan 4 yıla kadar cezası olduğunu hatırlatırım.
Askeri yönetim zamanında millet korkusundan Kenan Paşaya bir şey diyemiyordu ama bugüne kadarda hiçbir devlet başkanımız bu kadar dava açmış değildi. Sebebini nerede arayalım, insnaımzımı yoldan çıktı. Veya gidişattan memnun olmadığı için mi söylenip duruyor.
