İşkence dere Vadisinde yapılmak istenen Taş Ocağına tepki gösteren köy insanına birçok kesimden destek oluyor. Yapılan işin ne kadar doğru yanlış olduğuna girmek istemiyorum.
Burada yakından gözlemlediğim şu ki, destek gösteriyoruz adı altında güvenlik güçlerinin söylediği aşırı uçların provakatif çalışması var.
45 gündür aralıksız devam eden halkın haklı isyanına katılmamak mümkün değil. Zira o güzel vadiyi Taş Ocağı yapılsın diye karar verenlerden çok daha iyi biliyorum. Orada Taş Ocağı olmamalı. Liman dolgusu için alternatif malzeme kullanılabilir beton tabliyeler gibi.
Tepki eyleminde yöre insanının tamamen haklı olduğunu rahatlıkla söylerim.
Bu safhaya gelmede, vatandaşı iş yapan firma ile karşı karşıya getirmede Ulaştırma Bakanlığının ilgili kademeleri sınıfta kalmıştır. Yöre insanını adam yerine koymadan, sorgu sual ve bilgi vermeden köy halkının arazisine iş makinesiyle girişilmesinin kabul edilir yönü yoktur.
Of'ta bu Bakanın köyüne aynı iş makinesi sorgu sual etmeden girse ne yapılırdı, Bakanın ağzından öğrenmek isterdim. Cevap vereceğini sanmam zira halka bilgilendirme toplantısını halktan kaçırırcasına Gazeteciye yasak, liste dışı köylülerin izlemesine yasak koyan zihniyetten olumlu cevap beklemiyorum. İşkencidere Vadisinde Taş Ocağına ulaşmakla için yol çalışması yapılıyor ve 45 gündür yöre insanının tepki göstermesine ve eylem yapmasına rağmen devam ediyor.
Burada köy halkına haksızlık yapıldığı doğrudur.
Haksızlıklarla karşı karşıya kalan köy halkı kimden destek görüyorsa haliyle onların yanında oluyor. Destek verme konusunda doğaya duyarlı olduklarını söyleyen marjinal guruplar yok değil. Böyle guruplar sayesinde Valilik tarafından iki kez 15 er günlük olağanüstü hal ilan edilmesinin bir sebebi olsa gerek. Köy insanının 45 gündür gösterdiği tepkiler ne zaman sona erer bilinmez ama bu insanlara destek veriyoruz diye yurdun Güneydoğudaki en ucundan Hakkari'den Kalkandere Cezaevinde yatan yandaşlarını ziyaret ettikten sonra İkizdere'ye gelenlerin ve İşkencedere Vadisinde o malum işaretleri yapanların desteğine de inanmak biraz zor dostlarım.
Rize insanının o desteğe ihtiyacı yok.
Hakkari'den gelen bölücü katillerini savunanlara katılmak mümkün değildir. Bölücü katilleri savunanların İkizdere'de ne işi var.
Adlarını kolay kolay anmak ve yazmak istemediğim bölücü eşkıyanın, vatan evladı asker ve polislerin, öğretmen ve hemşirelerin katillerini savunan Hakkarili Avukatların savunmasına İkizdere'nin, İşkenci derenin ihtiyacı yoktur. Asker, Polis, Öğretmen katillerini savunanların İkizdere'yi savunmasını ben kaldıramıyorum.