Dönem Toplu Sözleşmesi nihayete erdi. 2022 için %12, 2023 için %14 ücret artışı, enflasyon farkı ve 400 TL Toplu Sözleşme ikramiyesi belirlendi. Bir kaç hususta kanaatimi sizlerle paylaşmak istiyorum: 1)Taleplerin ortaklaştırılması hususu Türkiye Kamu Sen'in yetkili olduğu dönemlerde uyguladığı bir usül, yetkiyi kaybettikten sonra da Memur Sen'e yaptığı çağrıdır. Dolayısıyla bu dönem için Memur Sen'in bu yöndeki teklifine hayır dememiz sözkonusu olamayacaktı. Nitekim çağrıya olumlu cevabımızdan sonra 51 maddede ortak talep ortaya koyduk. Bunlara bakıldığında tamamının Türkiye Kamu Sen'in iddiaları ve kamu çalışanlarının beklentilerini karşılayan talepler olduğu görülecektir. Dolayısıyla "Memur Sen ile ortak taleple masaya oturmak doğru olmadı" ya da "Memur Senle ortak tekliflerimiz tepki topluyor" eleştirilerinin geçerlerliliği yoktur. 51 maddenin hangisinin çalışanlarda karşılığı yoktur ki tepki oluştursun. Bu tekliflerin her birisi yüksek sesle sahiplendiğimiz ve yıllardır gündeme getirdiğimiz kendi taleplerimizdir. Aksi bir durum Türkiye KamuSen'in kendi iddiaları ve çağrılarıyla çelişmesi anlamına gelirdi. 2) Bir kısım çevrelerlerce 400 TL Toplu Sözleşme ikramiyesi üzerinden getirilen eleştirilerin hiçbir kıymeti yoktur ve ciddiye dahi alınmamalıdır. Sendikal mücadelenin tabiatı gereği sendikalı çalışanlara ilave kazanımlar elde edilmesi doğal ve hatta elzem bir durumdur. Kaldı ki, TKS olarak masaya taşıdığımız taleplerden birisi de 2022 için bu ikramiyenin 449 TL olması idi. Kimsenin şüphesi olmasın ki, toplu sözleşme ikramiyesindeki bu artış, kamu çalışanlarının örgütlenmesine çok olumlu katkı sağlayacaktır. Hali hazırda bazı sendikaların ve sendikasızların buna dair eleştirilerini değerlendirmeye bile almak gereksizdir. 3)Dün gece geç saatlere kadar Bakanlıkta görüşmeler devam etmiş Genel Başkanımız Önder Kahveci özellikle refah payı verilmesinin kırmızı çizgimiz olduğunu, ancak bu şartla mutabakata rıza göstereceğimizi ifade etmiştir. Çünkü % 1 dahi olsa refah payı alınmış olması demek, her halükarda enflasyonun üzerinde ücret artışı anlamına gelmektedir. Ki, bu da TKS'nin "Enflasyon kadar zam, sıfır zam demektir" iddiasıyla uyumlu bir gelişme olacaktı. Ancak gece sayın Bakan tarafından makul karşılanan bu talebimiz bugün Maliye'nin direnciyle karşılık bulmamıştır. Nitekim bugün bu gerekçeden dolayı son oturuma iştirak edilmemiştir. Kamuoyuna bugünkü toplantının 14.30 da yapılacağı duyurulmuş ancak iki defa yapılan değişiklikten sonra ancak 16.00'da açıklama yapılmıştır. Bu gecikmenin nedeni de TKS'nin ısrarla masaya davet edilmesidir. Ancak seyyanen artış ve refah payı konusunda olumlu gelişme olmadığı için tarafımızca davet reddedilmiştir. 4) Toplu Sözleşme sürecinin hazırlık aşaması ve devam eden görüşmelerde TKS hakkıyla süreci yürütmüştür. Sendikamız, Memur Sen'in türlü beceriksizlik ve iş bilmezliklerine rağmen yetkili sendikaymışçasına çalışmaları yönlendirmiş ve yönetmiştir. Sadece kamu işvereni değil yetkili sendikanın temsilcileri dahi TKS'nin birikim ve kabiliyetini takdir ederek faydalanmışlardır. Bir kısım çevrelerin manipülatif propaganda ve saldırılarına itibar etmemek lazımdır. TKS olarak ekşi yemedik ki, karnımız ağrısın. Sürecin başından bu güne kadar kamu çalışanlarının hakkını dibine kadar sahip çıktık. Onurlu duruşumuzu her safhada sergiledik. Geçmiş yıllardaki tüm Toplu Görüşme/Toplu Sözleşmelerde olduğu gibi son güne kadar pazarlık masasının imkanlarını kullandık. Son düzlükte de beklentilerimiz karşılık bulmadığı için mutabakat toplantısına iştirak etmedik. 5) Memur Sen'in yapmış olduğu geçmiş 5 toplu sözleşmeyle mukayese edildiğinde, bu son süreçte; görüşmeler boyunca kamu çalışanlarının beklentileri müzakere edilebilmişse, toplu sözleşme ikramiyesinde kayda değer artış sağlanmışsa, ek gösterge ve sözleşmeliler konusunda süreç başlatılmış ise ve (bize göre yetersiz olmakla birlikte) memur senin 3,5'lara imza attığı dönemlere göre bariz bir artışla zam teklif edilmişse; bunlar tamamen TKS'nin irade desteğiyle gerçekleştirilmiştir. Memur Sen, TKS gibi, refah payı ve seyyanen artış konusunda taviz vermese ve dirayetli duruş sergileseydi, belki de Hükümet bu iki konuda da pozisyonunu değiştirecekti. Ancak maalesef sendikal kalibreleri bu kadarmış! Bu fotoğrafın, önümüzdeki süreçte kamu çalışanlarına iyi anlatılması lazımdır. Memurlarımız, yetkili olmadığı halde TKS'nin irade desteğiyle bile bazı şeylerin değişebildiği bir durumda, yetkinin ehil ellere verildiğinde neler kazanılabileceğini görebilmelidirler. 6)Bugün yapılan açıklama ilk değerlendirmedir. İlk değerlendirmemizde bir kısım adımları olumlu bulmakla birlikte ücret artışı (refah payı ve seyyanen artış olmaması itibariyle), vergi dilimi, yardımcı hizmetlilerin kadroya geçirilmemesi gibi eksiklerden dolayı Toplu Sözleşmenin yetersizliğini ve tarafımızdan kabul edilmediğini kamuoyu ile paylaştık. Ve özellikle, kayıplarımızın telafisi amacıyla seyyanen artış talebimizi gündemde tutacağımızı da ifade ettik. Önümüzdeki süreçte yürüteceğimiz eylem ve etkinlikleri tabii ki planlayacağız ve fakat özellikle Memur Sen'in 51 madde içerisindeki memurun kırmızı çizgilerine rağmen teklife evet demiş olmasını kamu çalışanlarına göstereceğiz. Birilerinin sendikal ve siyasal manipülasyonları istikametimize yön veremez, motivasyonumuzu etkileyemez. Sanki getirilen teklifi kabul etmişiz ya da rıza göstermişiz gibi, birilerinin oluşan tepkileri sendikamıza yöneltmesine müsaade etmemeliyiz. Gelen eleştirilere dirayetle ve kararlılıkla cevap vermeli, sendikamızın duruşunu net şekilde ifade etmeliyiz. Bu tazyikler karşısında kendi duruşumuzu sorgularcasına mahcup ve düşük tonla karşılık veriyor olmamız saldıranların niyetine hizmet edecektir. TKS olarak müsterihiz, başımız dik, alnımız açık. Yanlış yapmadık, kamu çalışanlarının verdiği gücü peşkeş çekmedik, beklentilerine sırtımızı dönmedik. Selamlarımla…