TBMM eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Cemil Çiçek, “Dünyada bu kadar çok tartışılan bir başka hukuk metnini hatırlamıyorum. Eğer böyle giderse Anayasa bir kırk sene daha böyle kalacak gibi” dedi.
TBMM eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Cemil Çiçek, Küresel Gazeteciler Konseyi’nin Ankara şubesinde gazetecilerle bir araya geldi. Çiçek, siyasette yumuşama-normalleşme döneminin ve Türkiye’nin yeni anayasa ihtiyacıyla ilgili sorulara cevap verdi.
“Anayasa dediğimiz şey. Kamu düzenini sağlayan en temel metindir. Koyunun da, kuzunun da, kurdun da hakkını, hukukunu iyice belirlersiniz anayasada” dedi. “Bu ülkenin sıfırdan bir anayasaya ihtiyacı var mı? Var. Oksijen kadar ihtiyacı var. Bu konuda herkes hemfikir” ifadelerini kullanan Çiçek, “Anayasalar zamanın ruhunu yansıtan en temel hukuk betimleridir. Her anayasa hangi dönemde yapıldıysa, o dönemin şartları, o dönemin ruhunu yansıtır” diye konuştu.
“Böyle giderse kırk sene daha böyle kalacak gibi”
Anayasa için yüzde yüzlük ittifak gerektiğini söyleyen Çiçek, “Birinin vatandaşlık maddesi konusunda hassasiyeti var. Öbürünün dil konusunda hassasiyetler var. Öncelikle yüzde yüz ittifak gerekiyor. Bütün partilerin ittifakı olacak. Yine bir komisyon kurulacaksa siyasi partilerimizin bu komisyonları üye verirken birbirleriyle uyumlu bir takım halinde çalışacak insanların olması lazım. Dünyada bu kadar çok tartışılan ve bu anayasa bize dar geliyor deyip de üzerinde ittifak edilip halen mecbur olduğumuz bir başka hukuk metnini ben hatırlamıyorum. Halen yürürlükte. Eğer böyle giderse yapılan son açıklamalara bakarak bir kırk sene daha böyle kalacak gibi” ifadelerini kullandı.
“En büyük felaket siyasi kadroların kavga halidir”
Siyasetteki normalleşme süreci kapsamında yapılan görüşmelerin önemine vurgu yapana Çiçek, “Zaten bir anayasa yapılacaksa kara kışta anayasa yapılmaz. Bir yumuşamaya, bir bahar havasına ihtiyaç var. Bu sadece anayasa için değil. Bu ülkenin en temel sorunlarının çözülebilmesi için bir defa kavga ortamından uzaklaşmamız lazım. Bir ülkenin başına gelebilecek en büyük felaket, ülkeyi yönetecek siyasi kadroların birbirleriyle kavga etmeleri halidir” dedi.
Haber-Foto: Sibel Yazıcı