Olimpiyat matematik öğretmeni Ramazan Aydın, çocukların seviyesine göre ve doğru yöntemlerle eğitim verildiğinde, her öğrencinin matematikte daha iyisini başarabileceğini söyledi.
Olimpiyat matematik öğretmeni Ramazan Aydın, çocukların seviyesine göre ve doğru yöntemlerle eğitim verildiğinde, her öğrencinin matematikte daha iyisini başarabileceğini söyledi. Matematikte istediği başarıyı yakalayan öğrencilerin velileri de, çocuklara matematikten korkmamaları tavsiyesinde bulundu.
Pozitif Eğitim’in kurucusu ve Olimpiyat matematik öğretmeni Ramazan Aydın, ortaokul ve lisede çocukların karma bir eğitimden geçtiğini, seviyesi ne olursa olsun sınıftaki öğrencilerin hepsinin aynı matematiği gördüğünü belirterek, bu durumun çocukların matematikte gerçek potansiyellerini ortaya çıkarmasını engellediğini söyledi.
Zayıf olan çocukların geride kalıp öğrenemediğini-özgüvenlerinin kaybolduğunu, matematiğe yeteneği olan çocukların ise kendi seviyelerine göre kolay olan programdan sıkıldığını ifade ederek, bu nedenle öğrencilerin gerçek potansiyellerini ortaya koyamadığını dile getirdi.
Yıllardır ulusal ve uluslararası matematik olimpiyatlarına öğrenci hazırladıklarını ve dereceler elde ettiklerini kaydeden Ramazan Aydın, doğru matematik eğitimi gören her öğrencinin matematik netlerini artıracağını belirterek şunları söyledi:
“Sınıf gözetmeksizin çocukların seviyesine göre eğitim verilmesi gerekir. Çünkü matematiğin sınıfı yoktur. Biz burada onu yapıyoruz. Nereye kadar biliyorsa, nereye kadar öğrenmişse onun üstüne koyarak ilerliyoruz. Burada çok fazla matematik sorusu çözüyorlar. Farklı soru türlerini görüyorlar. Onların matematiği daha kolay öğrenebilmeleri ve soruları daha kolay çözebilmeleri için bazı teknikler kullanıyoruz. Neye ihtiyaçları varsa onu veriyoruz. Doğru yüklemeler, doğru kaynaklar ve bunu doğru modelleyebilecek iyi bir eğitmenle her çocuk matematiği yapar. Hedef her çocuğun matematikte kendi potansiyeline ulaşabilmesi olmalı. Çocuk yetenekliyse full çeker. Sözele daha yatkınsa 40’da 40 yapamasa bile 20-30 soru yapar, kendi potansiyeline ulaşır.”
Matematik olimpiyatları çocukları başka bir boyuta taşıyor
Çocukları matematik olimpiyatlarına hazırlanan bazı veliler de, matematik dersi ile ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi:
Ayşenur Çolak:
Eymen Çolak’ın annesiyim. Oğlum Nevzat Karaalp Anadolu Lisesi 9. Sınıf öğrencisi. Matematiğe olan ilgisi ortaokulda ortaya çıktı. 7. Sınıfta Pozitif Eğitim’in düzenlediği Pisagor Matematik Sınavı’na katıldı. Soruyu çözme şekli hocamızın dikkatini çekti. Burada matematikle ilgili seviyesini daha net görmüş olduk. Olimpiyat takımına alındı. 3 yıldır matematik olimpiyat takımında çalışmalarına devam ediyor. Okuldaki matematik eğitimi ile olimpiyat matematiğinin eğitimi çok farklı. Burada üst sınıfların konularını görmeleri, daha üst düzey bir matematik eğitimi olması okul başarısını da olumlu etkiledi. Matematik alanında iyi ilerleme sağladı. Matematik olimpiyat öğretmeni Ramazan Aydın hocamızla da frekansları tuttu, severek geliyor. Matematik denemelerinde full çekiyor. Katıldığı Akdeniz Matematik Olimpiyatlarında da Türkiye 2.si oldu. Kendisinin üniversitede hedefi Endüstri veya Bilgisayar mühendisliği.
Neriman Örki:
Aydem Fen Lisesi 9. sınıf öğrencisi Ceylin Örki’nin annesiyim. Kızım 7. sınıftan beri matematik olimpiyat sınıfında eğitim alıyor. Çok memnunuz. Matematiğe karşı ilgimiz vardı, anaokulunda sayılara ilgisi vardı. İlkokul öğretmenimizin de desteği oldu. Temelini güzel oluşturduk. Ortaokulda olimpiyat çalışmaya başladı, olimpiyat takımına katılınca daha da gelişti. Hiçbir matematik sorusunu kaçırmıyor. Bence matematiği sevdiren öğretmendir. Çocukta da yetenek varsa ilerliyor. Çocuklar matematikten korkmasınlar. Yaptıkça yapabileceklerini anlıyorlar. Yapamadıklarının üzerine giderlerse başaracaklardır. Kızım Ceylin Akdeniz Matematik Olimpiyatlarında Türkiye 3.sü oldu. Hedefimiz Tıp Fakültesini kazanmak.
Gülten Gürpınar:
Durmuş Ali Çoban Lisesi 9. Sınıf öğrencisi Erdem Gürpınar’ın velisiyim. Oğlumun baştan beri matematiğe karşı ilgisi çok fazla. Kendine güveni çok fazlaydı. Matematik sorularını hemen yapabileceğini düşünüyordu. Çok irdelemeden üstünkörü yapıp geçiyordu. Pozitif Eğitim’in düzenlediği Pisagor Matematik sınavına girince daha zorlayıcı sorularla karşılaştı, yapamadığı sorular oldu. Fakat yine birçok soruyu yapması olimpiyat sınıfına girmesini sağladı. Matematikte oldukça ilerleme kaydetti. Benim üniversite sınavında yaptığım 7-8 soruyu daha 8. Sınıfta yapmayı başardı. Burada öğretim teknikleri farklı. Zorlayıcı bir soruyu bile kolayca çözebiliyorlar.
Kim korkar matematikten
Matematik olimpiyat sınıfında olmayan ama aldıkları matematik eğitimi ile seviyelerini artırarak matematikte gerçek potansiyellerini ortaya koyan öğrencilerden bazıları ise şunları söyledi:
Melike Nisa Dursun (8. Sınıf)
Matematikte zorlanıyordum netlerim azdı. Ama şimdi daha iyiyim. Okulda gördüğüm konuları burada pekiştirdim, daha iyi öğrendim. Şimdi matematik genellikle tüm soruları doğru yapıyorum.
Tuana Turkan (8. Sınıf)
Okuldaki matematik eğitiminden çok fazla verim alamıyorum. Matematiği aslında seviyorum ama yapamadığım zaman moralim bozuluyordu. Pozitif eğitime geldikten sonra matematiği yapamayacağıma dair önyargım değişti. Netlerimi artırdım, özgüvenim tekrar yerine geldi.
Hasan Alper (8.sınıf)
Metamatik zorlandığım bir dersti ama sevmeye başladım. Pozitif’e gelmeden 11-12 net yaparken, burada çalışmaya başlayalı 1 ay gibi kısa bir süre olmasına rağmen netlerimi şimdiden 15-16’ya çıkardım. Kimse matematiği yapamam diye düşünmemeli, korkmasınlar çalışsınlar.
Haber-Foto: Marmara Sağlık Ajansı