Güneysu'da yaşayan 75 yaşındaki Nuri Kaba, sobacılık üzerine ustasından öğrendikleriyle yaklaşık 52 yıldır mesleğini sürdürüyor.
Mesleğinin devam etmesini isteyen Nuri Kaba, yanına gelen hiçbir gencin çalışmadan işi bıraktığından dert yanarken, mesleğin yok olmaya yüz tutmasından da derin bir üzüntü duyuyor. Hayatta olan 107 yaşındaki annesi ve hasta eşi ile birlikte yaşayan Kaba, geçimini ortalama 50 metrekarelik atölyede yaptığı soba ve ek demir işleri ile sağlıyor.
Yaptığı işi hiç sıkılmadan yaptığını belirten Kaba, "Benden sonra bu işi devredeceğim bir çocuğum yok. Komşularda çocuğunu yanıma verip de bir meslek öğrenmeleri için uğraşmıyor. Çocuklarda bu işe heves etmiyor. 50 sene önce Güneysu'da 5 tane ustaydık şimdi sadece ben kaldım. Bende ölünce bu iş burada bitecek. Önceden sorarlardı çırağa ihtiyacın var mı diye. Şimdi gençlerden onu bile soran yok. Çok soran var ama bu tarafa bakan yok. Bazılarına diyorum bir selam verin bana zorla selam alıyoruz. Gün geçtikçe işimden sıkılmadım tam tersine daha da heves ettim. Şuan ki hevesim 52 sene önceki hevesimden daha çok. Çünkü dünyadaki ihtiyaçlarımızı bitirdik. Şimdi gönlümü rahatlattırmak için devam ediyorum. Buraya gelenlerin, dükkanın önünden geçenlerin sohbetine paradan daha çok ihtiyacım var" ifadelerini kullandı.
"Eşime ve 107 yaşımdaki anneme de ben bakıyorum"
Eşine ve annesine kendisinin baktığını ifade eden Kaba, "Allah anneme uzun ömür verdi. Bize de 107 yaşındaki anneme hizmet etmeyi nasip etti. Gönül hoşluğuyla annemi bakmaya devam ediyorum. Bir de karımın başına bir kaza geldi. Karşı komşumun kızıydı onu aldım bir aile kurduk. Kader öyle oldu. Bir zaman sonra düştü ve beli kırıldı, yatağa mahrum kaldı. Onu son nefesine kadar hizmetini görmek bizim işimiz. O bakımdan içtenlikle onun hizmetini yapmaya devam ediyoruz. Hatta bir hizmetçi bile almadım. Ben olsaydım öyle o bana bakacaktı o yüzden almadım. Nasıl mesleğimi hiç bıkmadan yapıyorsam karıma da öyle bakıyorum. Buraya telefon bağlamışım. Çalışırken bir kulağım telefonda hemen çaldı mı bakıyorum. Hizmetime gel diyor. Ben de hemen çıkıyorum" diye konuştu. El sanatlarının yeni ustalar yetişmediğinden bittiğini ifade eden Kaba, "Allah bize 8 çocuk nasip etti. 8 çocuğumuzdan ikisini kaybettik. 6 çocuğumdan olan torunlarımda diğerleri gibi okumaya hevesli. Yanıma gelip de bir şey öğrenmek istemiyorlar. El sanatları bitiyor. Hep teknolojiye döndü. 50 sene önceki dükkanımı kullanıyorum hala daha aynı dükkanda devam ediyorum" dedi.