Seçimle kan değişikliğine uğrayan Rize Ziraat Odası'nın başkanlık konusunda 22 Yıllık başkan Nevzat Paliç karşısında oluşturulan ve seçimi kazanan Bünyamin Arslan ile Emin Kanbur ittifakının bittiğini duyuran Emin Kanbur ayrılığın sebebini açıkladı. Bünyamin Arslan ile ittifak yapan Emin Kanbur 'Ayrılığın nedeni meclis başkanlığı değil' diyerek yaptığı açıklamasında şunları söyledi.’’bilinenin aksine ayrılık sebebini Meclis Başkanlığı sorunu olmadığı işlenecek günaha ortak olmamak için ittifaktan ayrıldım. İnsan bazen kendini günahkâr hisseder. Bu serzenişlerin sebebi bu his olsa gerek diyerek açıklamasına başlayan Kanbur " Söz Vermedim Deme, Sözümü yerine getiremedim de, özür kapın açık olsun. Söz konusu bu serzenişler varlığından Rize kamuoyunun bihaber olduğu Ziraat Odası Meclis Başkanlığı konusu değil, tekrar söylüyorum bu zihniyetin odanın bütçesinin yönetilmesi ve Çay üreticilerinin beklentilerini karşılanmasında ne kadar başarılı olacağının kamuoyun dikkatine sunmaktır’’.
Emin Kanbur ‘’4 Aralık tarihinde yapılan delege seçimi sonrası 126 birimden seçilen delegenin tahmini dağılımında Nevzat Palic yönetimin, 5 adayın yarışacağı bir kongre sürecinde yine kazanmayan liste olması sebebiyle adaylar arasında ittifak yapılmasının şart olduğunu aşikârdı. Çok adaylı seçimde Adaylar arasında 25 ile 35 bandında tahmini delege dağılımın gerçekleştiği için oda yönetiminde değişiklik için adaylar üzerinde kamuoyu baskıları oluşmaya başladı. Mevcut adaylar arasında en rahat ittifak yapması muhtemel kişi benim olmam nedeniyle bu baskı ve telkinler odağına kalmama sebep oldu. Ve ilk ittifak arayışımız, aday arkadaşımız Mustafa Mavi ile aramızda olması için büyük caba sarf ettiğim bir gerçektir, çeşitli nedenlerden dolayı bu girişim olumlu sonuçlanmamıştır. İnsan bazen kendini günahkâr hisseder. Bu serzenişlerin sebebi bu his olsa gerek, Kongrede mutlak sonuca varmak için ve kamuoyunun artan baskısı zamanın daralması ve diğer ittifak olasılıklarını hesap ederek yapılacak tek başarılı ittifakın bu süreçte Emin Kanbur Bünyamin Arslan ittifakı olmasıydı. Başka bir gerçekte, kaybetmek olasılığıyla ittifaksız kendi listemizle Kongre’ye gidip süreci tamamlamakta olağandı, ama kaybederken tekrar kazanılması kamuoyunca istenmeyen bir yönetimin kazanmasına sebep olma gerçekliği ortadaydı. Ve kongre sonrası 4 yıllığına mutabakat sağladığımız ve 4 gün süren ittifakın yapılma sürecine girdik ve bu ittifak kamuoyunda konuşulmaya ve tartışılmaya başladı. Oda yönetiminde değişimden yana olanlardan tam desteğini alan iki listenin birleşmesi yanında adayları tanıyanlardan da bu süreçte onlarca telkinlerin gelmesine sebep oldu. Bay. Bünyamin’in birçok platformda bahsettiği ( istişare kurulu Bşk.) sözünün de verildiği uzun yıllara dayalı arkadaşım genel kurul delegesi ve iki dönem oda başkan adayı İlimizin saygın esnaflarında Malı Müşavir Temel Ali Uzun beyde bu ittifakın olması gerektiğini defalarca ifade etti. Bu ittifak sürecinde tüm olasılıkları ve oluşan şüpheleri minimize ederek iki listenin birleşmesiyle seçime giderek bu seçimi almamız gerektiğini söyleyerek ittifakın gerçekleşmesi için görüşmelere başladık. Çok fazla şart koşmadım. Sözüm olan birkaç delege arkadaşın meclis üyesi listesine konulması ve oda yönetiminde tümüyle ortak denetim sağlamak için (yapılan telkinler gereği) Yönetim Krl. Bşk. Yrd. Meclis başkanlığı ve Meclis Bşk. Yrd. tarafımıza verilmesine ön mutabakat sağlandı. Bu taslak üzerine Temel Ali Uzun beyin ofisinde onun şahitliği ve koordinatörlüğünde ve oda meclis üyemiz Yıldırım oto servisi sahibi Cemal Nadir Yıldırım şahitliğinde dördümüz oturarak baştan beri anlatmaya çalıştığım süreçleri tartışarak bu şekilde bir yürütme kurulu oluşturursak bu ittifak olur dedim ve Bay. Bünyamin sende Bşk. olursun dedim. Şahitler huzurunda hiç tereddüt etmeden tüm söylenenleri Bay. Bünyamin kabul ederek anlaşma sağladık sözleştik ve kongrede kesin sonuca varmak için çalışmaya başladık. Kongreyi kazanmamıza sebep olan alınan 58 delegenin oyunun yaklaşık 26 sının ittifakımızca sağlanması bizlerin sorumluluğumuzu yerine getirdiğimizin beyanıdır. Ve kongre sonrası, Ben söz vermedim. Şahitleri ve ittifak oluşumunu sağlayanları ve şahsimi yalancılıkla suçlayıcı beyanlarda bulunarak hiçbir verilen sözü görev dağılımı esnasında yerine getirmemekle birlikte kendisi de verdiği sözlerin aleyhine davranarak görev dağılımı sürecini tamamladık. Dedim ya bazen insan kendini direk olmasa da dolaylı olarak günahkâr hisseder. Bu inkâr edici zihniyetin odayı 4 yıl yönetmesi ve ittifak sürecinde varılan mutabakatın oda yürütmesinde olmaması nedeniyle işlenmesi ihtimal günahlara Rab’ım beni ortak eylemediği için ona şükürler olsun diyorum. Yolun başın da değil de bu var olan zihniyetle bir yıl sonra veya daha da sonrasında bir ayrılık kesin olacaktı, ben kendimi günahkâr hissetmemin daha da ötesinde bir yerde olduğuma sizlerde sizler de şüphe duyacaktınız.
Söz konusu bu serzenişler varlığından Rize kamuoyunun bihaber olduğu Ziraat Odası Meclis bşk. Konusu değil, tekrar soyluyorum bu zihniyetin odanın bütçesinin yönetilmesi ve Çay üreticilerinin beklentilerini karşılanmasında ne kadar başarılı olacağının kamuoyun dikkatine sunmaktır".
Haber-Foto: İsmet KÖSOĞLU