Bir şehrin, bir mahallenin, bir okulun, bir kamu kuruluşunun, bir köyün, bir sitenin, bir apartmanın ve ya kimsenin etrafını saran yakın yerler vs. hepimizin çevresidir.
Bugün maalesef dünya genelinde, ülkemizde, yaşadığım Rize'ye de birçok noktada daha iyi, daha güzel olması gereken önemin verildiğini söylemek doğru olmaz.
Çevre haftası nedeniyle yazmış olduğum bu yazımda yine maalesef doğal çevremiz seneler geçtikçe her geçen gün kirlenmekte ve bozulmaktadır. Buna, çırpınırdı, Karadeniz’imiz ve dünyaca ünlü yaylalarımız dahildir.
Malumunuz bugün bütün ülkeleri tehdit eden, iklim değişiklerinin birinci nedeni her geçen gün kirlenen atmosferle birlikte, kirli hava, zararlı gazlar, atıklar, denizlerimiz, göllerimiz zararlı kimyevi maddelerle sağlığımızı tehlikeye sokmaya devam etmektedir.
Rize Belediyemizin atıklar noktasında uzun zamandır önemli çalışmalar yaptığına dağıtımdır. Rize Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün bu noktada ne gibi bir çalışma yaptığı hakkında bilgiye sahip değilimdir.
Kaynaklara baktığımda, Doğal çevrenin korunması 1972 yılında BM Çevre Konferansı‘nın toplanmasıyla kararlaştırılmış.
Bu toplantıda her yıl 5 Haziran‘da Dünya Çevre günü kutlaması kabul edilmiş.
Çevreyi koruma noktasında her bir vatandaş olarak bizlerde aşırı duyarlı olmalıyız.
Yaşadığım şehir Rize’mizi tanıtırken, çayın ve yağmurun şehri olarak söylüyoruz ve şehrimiz bu sloganla tanınıyor.
Bendeniz, 62 yaşına girdim. Artık benim çocukluk ve gençlik, olgunluk yıllarında haftalarca devam eden yağmurlar, kışın metrelerce yağan kar yağışları geçmişte kaldı.
Yağmurun şehrinde bile gelecekte yaşanması muhtemelen su sıkıntıları nedeniyle Rize Belediyesi alınması gereken önlemleri alıyor ve bu noktada kamuoyunu bilgilendiriyor.
Burada size bir örnek vermek istiyorum. ÇAYKUR Genel Müdürü sn. Alim'ın bir kaç yıl önce genel müdürlük binası çatıdan yağan yağmur sularını borularla yaptırmış olduğu büyük bir depoda doldurup, kurum hizmet araçlarının bu depodaki yağmur suyu ile yıkandığını bizlere anlatmıştı. Bence bu uygulamayı ülke genelinde yaymak lazımdır.
Artık bütün dünyayı tehdit eden iklim değişikliği, başta Tarım ürünlerin her geçen yıl biraz daha azalmasına, betonlaşan, toprakların, kirliliği artan hava ve denizlerin, yaşadığımız evrendeki doğanın önlenmesi için gerekli önlemlerin düzenlenmesi konusunda hükümetin mevcut yasaları uygulandığı ve yeni kanun çalışmalarını yürüttüğü malumdur.
Dünyanın geleceğini ve tüm insanlığın devamını etkileyecek olan Çevreyi koruma ve yaşatma yasaklarına aykırı hareket eden ya da yasalara belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum kuruluş ve işletmelerin faaliyetleri ilgili birimler sıkıca yakından takip edilmelidir.
Ülkemizin doğal olarak en yeşil şehri bilinen Rize’mizin şehir merkezi ve sahillerimiz var olandan çok daha yeşil bir bitki örtüsüne sahip olmalıdır.
Artı; maalesef şehrimiz merkezindeki birçok kamu ve özel kuruluşların çevresindeki bitki yeşilliği ve çiçek renkliliğinin olması gerekenden az olduğu. Bir kısım kurumların boyasız, çevresi bozulmuş olduğu gözlenmektedir. Ayrı yaptığımdan değil, gördüğümdendir. Çevre düzenlemesinde ÇAYKUR Genel Müdürlüğü çevresi güzel bir örnek teşkil etmektedir.