Fatih Sultan KAR


DEĞERLİ SANATKÂR VE GÖNÜL İNSANI ÇAYELİLİ HEMŞEHRİMİZ DURSUN KARACA'NIN ARDINDAN

e-mail: fatihsultan.kar@gmail.com - Web: www.fatifsultankar.com


    Bir Ça­ye­li sev­da­lı­sı. Bir İstan­bul Be­ye­fen­di­si. Bir cum­hu­ri­yet sev­da­lı­sı. Eski fut­bol­cu, eski be­le­di­ye baş­kan yar­dım­cı­sı. Ka­lı­cı eser­le­re imza atmış bir sa­nat­kar ve en önem­li­si gönül in­sa­nı Dur­sun Ka­ra­ca ağa­be­yi­mi­zi kay­bet­me­nin derin üzün­tü­sü için­de­yiz.
SA­YI­SIZ İYİLİĞİNE ŞAHİTLİK ETTİM
    1990’lı yıl­lar Gayya Ku­yu­su diye ad­lan­dır­dı­ğım Un­ka­pa­nı Plak­çı­lar Çar­şı­sı’nda ta­kı­lı­yor, Ka­ra­de­niz Tür­ki­le­ri ya­zı­yor­dum. Bu tür­kü­le­ri oku­yan tür­kü­cü­le­rin çoğu iyi ni­ye­ti­mi is­tis­mar edip ka­set­le­rin­de tür­kü­le­ri­me kendi ad­la­rıy­la yer ve­ri­yor­lar­dı. Bu emek mü­ca­de­lem­de tam umut­suz­lu­ğa düş­müş­ken Dur­sun Ka­ra­ca hem­şe­rim­le bir Ça­ye­li Ge­ce­si’nde ta­nış­tım. Ka­ra­ca o sı­ra­lar Tür­ki­ye Mu­si­ki Eser­le­ri Mes­lek Bir­li­ği MESAM'ın Genel Sek­re­ter­li­ği­ni yü­rü­tü­yor­du. Ad­re­si­ni ve­re­rek “yarın bana uğra. O iş kolay” dedi. 18 Şubat 1993 ta­ri­hin­de Dur­sun Ağa­be­yim yön­len­dir­me­si bil­gi­len­dir­me­siy­le MESAM’a üye oldum. Bu sü­reç­ten sonra onun­la iliş­ki­le­ri­mi hep en iyi şe­kil­de sür­dür­düm. Sa­yı­sız gü­zel­li­ği­ni iyi­li­ği­ni gör­düm.
    Çünkü o güzel adam­dı. Özel adam­dı. Rize ili­nin ye­tiş­tir­di­ği en de­ğer­li in­san­lar­dan sa­nat­kâr­lar­dan bi­ri­dir. Has­ta­lı­ğı sü­re­cin­de hep gö­rüş­tük. Son ola­rak bu akşam ara­dım. Te­le­fo­nu ka­pa­lı çı­kın­ca yü­re­ği­me ateş düştü. Ve eve ge­lin­ce vefat ha­be­ri­ni aldım.
ÖRNEK BİR İNSAN­DI
    Dur­sun Ka­ra­ca; 1946 yı­lın­da Ça­ye­li il­çe­sin­de doğdu. İlk ve Or­ta­oku­lu İstan­bul Sa­rı­yer’de ta­mam­la­dık­tan sonra tek­rar Rize’ye döndü ve Rize Li­se­si­ni bi­tir­di. Avust­ral­ya’ya git­tim ve bir yıl orada kaldı. A.Ü. Dil ve Tarih Coğ­raf­ya Fa­kül­te­si’nde iki yıl “Or­ta­çağ Ta­ri­hi” eği­ti­mi gördü. Daha sonra Ana­do­lu Üni­ver­si­te­si İşlet­me Fa­kül­te­si­ni bi­tir­di. İstan­bul Fe­ri­köy, Rize, Ça­ye­lis­por ku­lü­bün­de fut­bol oy­na­dı.
    Eşi emek­li öğ­ret­men olup, her ikisi de İ.T.Ü. Türk Mü­zi­ği Dev­let Kon­ser­va­tu­arı me­zu­nu olan bir oğlu ve bir kızı var. Türk Mü­zi­ği bes­te­ci­si olup, orta de­re­ce­de pi­ya­no, tan­bur ve ud ça­la­rı­dı. TRT Re­per­tu­arın­da 32 adet müzik eseri bu­lun­mak­ta­dır. Son ola­rak “İstan­bul Ba­ro­su Marşı”nı bes­te­le­di. Bes­te­ci­lik ko­nu­sun­da çok sa­yı­da ödül ve man­si­yon sa­hi­bi­dir. 1984 – 89 yıl­la­rı ara­sın­da İstan­bul Sa­rı­yer Be­le­di­ye­si Baş­kan Yar­dım­cı­sı ola­rak görev yaptı. 1989 yı­lın­da MESAM Yö­ne­tim Ku­ru­lu Mu­rah­has Üye­li­ği ve genel Sek­re­ter­li­ği gö­re­vi­ne ge­ti­ril­di ve 2000 yı­lı­na değin on bir yıl süre ile bu gö­re­vi sür­dür­dü. Orta de­re­ce­de İngi­liz­ce bil­mek­tey­di. Telif hak­la­rı ko­nu­sun­da uz­man­dı. Kısa bir süre önce Telif hak­la­rı üze­ri­ne si­ya­si oyun­lar ve MESAM ger­çe­ği- Bes­te­ci ve söz ya­za­rı­nın el ki­ta­bı isim­li ese­ri­ni benim için im­za­la­mış­tı.
    Bes­te­kâr Dur­sun KA­RA­CA üs­ta­dı­mız 5 Kasım Cu­mar­te­si günü (Yarın) öğle na­ma­zı­nı mü­te­akip Sa­rı­yer Mer­kez Camii’nde kı­lı­na­cak ce­na­ze na­ma­zı­nın ar­dın­dan Kıl­yos Me­zar­lı­ğı’na def­ne­di­le­cek­tir.
    Allah rah­met ey­le­sin. Me­ka­nı cen­net olsun. Aile­si­nin se­ven­le­ri­nin başı sağ olsun.