Halil İbrahim SAKLI


EKONOMİK ÇÖKÜNTÜ

halilibrahimsakli@gmail.com


Ülkemiz ekonomisi son yıllarda freni boşalmış kamyon gibi duvara tosladı.

Hükümetin özellikle pandemi sonrası yanlış uygulamalarından kaynaklı olarak ekonomik göstergelerde hemen her gün geriye gittiği gerçeği tartışmasız bir hal almıştır. Üretimin düştüğü, dışa bağımlılığın arttığı bu dönemde maalesef ödenmesi gereken acı faturayı vatandaş cebinden ödemek zorunda kalmış kalmayada devam etmektedir. 

Hükümetin uygulamaya koyduğu düşük kur, yüksek faiz politikaları neticesi sonucu üretim durma noktasına geldiği gibi yaşam standardı da çekilmez noktalara ulaşmıştır. Bu durumdan özellikle düşük gelirli vatandaşlar inanılmaz bir şekilde etkilenmekte, yarınları daha bir karamsarlıkla düşünme noktasına gelmişlerdir. 2025 yılında 22 bin yüz dört tl. olarak açıklanan asgari ücret (en düşük) bunun yanında en düşük asgari ücretlinin yanında ilave ücretle 14 bin 469 tl. ye çıkarılan en düşük emekli aylıkları maalesef yetersiz kalmış olmanın yanında kirada oturanın kiracının kirasını dahi ödeyemez hale gelmesine sebep olmuştur. Üretimin başlıca temel konumundaki olmazsa olmazı Mazot, benzin gibi ihtiyaç maddelerinin 48 tl. bandına ulaşması üreticinin, çiftçinin, sanayicinin, şoför esnafının belini inanılmaz derecede bükerken, maliyetlerin artması sebebiyle üretim durma noktasına gelmiş durumda. Doğal olarak bu durumdan da en çok etkilenen zaten kıt kanaat geçimini sağlamaya çalışan vatandaşlarımız oluyor. 

Maalesef üzülerek de olsa ifade etmek gerekirse lokmalarınızı küçültün, sigara içmeyin, üstünüze başınıza kıyafet almayın, araba binmeyin, gezmeyin, tatile çıkmayın, hasta olmayın vs sözler hayatın kurallarına ters olduğu kadar acımasız söylemlerden öteye gitmeyecektir. 

Yılbaşından itibaren hemen her şeye yaklaşık olarak %50 zam yapılmasına karşın asgari ücrete, emekli maaşlarına yapılan zamlar maalesef yapılan zamların yanında çerez parası olarak kalmıştır.  Hükümet yetkililerinin çizmiş oldukları pembe tablo halk nezdinde güvenirliliğini her geçen gün azaltmakla birlikte hükümete karşı inancını da kaybetmeye sevk etmiştir.

Her gün onlarca insanla arkadaş, eş dost sohbetlerinde hemen herkesin ortak görüşü şu…  Zor şartlar altında psikolojimiz bozuldu, Yarınımızdan endişe ediyoruz. Ekonomik çöküntü içindeyiz cümleleri sıklıkla karşılaştığımız cümleler. 

Hükümet yetkililerinden ricamız nefes alıp vermekte dahi güçlük çektiğimiz bu ağır yükten bizleri en kısa sürede kurtarmaları ve rahat nefes almamıza imkan sağlanmasıdır.

Sevgilerimle…

Halil İbrahim SAKLI