İbrahim Sırmalı

Tarih: 21.05.2025 10:59

Rahman Suresi

Facebook Twitter Linked-in

Rahman Suresi

Hamd Allah'a mahsustur. O'na hamd eder, O'ndan yardım diler, O'ndan bağışlanma dileriz. 

Nefsimizin şerlerinden ve amellerimizin kötülüklerinden Allah'a sığınırız. Allah'ın hidayet ettiğini kimse saptıramaz, saptırdığını da kimse hidayete erdiremez. 

Şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur, O tektir, ortağı yoktur. Yine şahadet ederim ki Muhammed O'nun kulu ve elçisidir.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ حَقَّ تُقَاتِهٖ وَلَا تَمُوتُنَّ اِلَّا وَاَنْتُمْ مُسْلِمُونَ

Al-i İmran suresi 3.102 Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten nasıl sakınmak gerekiyorsa, öylece sakının ve siz ancak müslümanlar olarak ölün.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يَا اَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمُ الَّذٖى خَلَقَكُمْ مِنْ نَفْسٍ وَاحِدَةٍ وَخَلَقَ مِنْهَا زَوْجَهَا وَبَثَّ مِنْهُمَا رِجَالًا كَثٖيرًا وَنِسَاءً وَاتَّقُوا اللّٰهَ الَّذٖى تَسَاءَلُونَ بِهٖ وَالْاَرْحَامَ اِنَّ اللّٰهَ كَانَ عَلَيْكُمْ رَقٖيبًا

Nisa suresi 4.1 Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan; ikisinden birçok erkek ve kadın (meydana getirip) yayan Rabbinize karşı gelmekten sakının. Kendisi adına birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah'a karşı gelmekten ve akrabalık bağlarını koparmaktan sakının. Şüphesiz Allah, üzerinizde bir gözetleyicidir. 

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يَا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اتَّقُوا اللّٰهَ وَقُولُوا قَوْلًا سَدٖيدًا..يُصْلِحْ لَكُمْ اَعْمَالَكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَمَنْ يُطِعِ اللّٰهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ فَازَ فَوْزًا عَظٖيمًا

Ahzap suresi 33.70-71 Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki, Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah'a ve Resûlüne itaat ederse, muhakkak büyük bir başarıya ulaşmıştır.

Sözlerin en hayırlısı Allah'ın kitabıdır. Yolların en hayırlısı da Hz. Muhammed'in (s.a.v.) yoludur. Allah ona ve ailesine salat ve selam etsin. 

İşlerin en kötüsü, onların din adına uydurdukları bid'atlerdir. Her bid'at dalâlettir ve her dalâlet ateştedir.

       Allah'ın kulları:

Yüce Allah, güzel ve cömert bir sureye Rahman ismiyle başlamıştır.

Rahman: Allah’ın çok merhametine, büyük merhametine, engin ihsanına, geniş ve bol lütfuna işaret eden demektir.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

اَلرَّحْمٰنُ..عَلَّمَ الْقُرْاٰنَ 

Rahman suresi 55.1-2 Rahmân, Kur'an'ı öğretti.

Rahman olan Allah cc Kur’an’ı kullarına indiren ve onu ezberlenip anlaşılması kolay kılan Allah’tır.

       Rahman olan Allah cc: İnsanı yaratan, ona şeref veren, onu yücelten ve onu en güzel şekilde ve en güzel surette yaratan Rahman'dır.

       Cenab-ı Allah, harflerin telaffuzunu kolaylaştırdı. Ve onların telaffuz noktalarını ona insana kolaylaştırdı. Böylece açık ve anlaşılır bir şekilde konuşmaya başladı. Sonra Yüce Allah, yarattığı harikaları ve büyük kudretini saydı.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

اَلشَّمْسُ وَالْقَمَرُ بِحُسْبَانٍ

Rahman suresi 55.5 Güneş ve ay bir hesaba göre hareket etmektedir.

Yüce Allah Güneş ile Ayı belli bir hesaba ve ölçüye tabi tutmuştur. Allah cc kullarına karşı merhametli, koruyucu ve şefkatlidir.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

وَالنَّجْمُ وَالشَّجَرُ يَسْجُدَانِ

Rahman suresi 55.6 Yıldızlar ve ağaçlar (Allah'a) boyun eğerler.

Gökteki yıldızlar ve yerdeki ağaçlar, Yüce Allah'a boyun eğmişlerdir. Ve Yüce Allah'ın kendilerini musahhar kıldığı emrine verdiği şeye itaat ederler.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

وَالسَّمَاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْمٖيزَانَ

Rahman suresi 55.7 Göğü yükseltti ve ölçüyü koydu. 

Yüce Allah, yeryüzündeki yarattıklarına gökyüzünü tavan kılmıştır.

Allah cc teraziyi koyandır. Adalet, insanların ayakta tutması gereken bir şeydir. Ve bu sebeple Allah cc adaletin ikamesini yerine getirilmesini emretmiş, zulmü ve ölçüyü kaçırmayı yasaklamıştır:

       Allah Teala şöyle buyurdu:

اَلَّا تَطْغَوْا فِى الْمٖيزَانِ

Rahman suresi 55.8 Ölçüde haddi aşmayın. 

وَاَقٖيمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْمٖيزَانَ

Rahman suresi 55.9 Tartıyı adaletle yapın, teraziyi eksik tutmayın. 

Çünkü gökler ve yer adaletle kurulmuştur. Oysa zulüm, baskı ve zorbalık yeryüzünde büyük bir bozgunculuk kaynağıdır.

Sonra Cenab-ı Allah yeryüzünden ve içindeki rızıklardan bahsetti.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

وَالْاَرْضَ وَضَعَهَا لِلْاَنَامِ

Rahman suresi 55.10 Allah, yeri yaratıklar için var etti.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

فٖيهَا فَاكِهَةٌ وَالنَّخْلُ ذَاتُ الْاَكْمَامِ

Rahman suresi 55.11 Orada meyve(ler) ve salkımlı hurma ağaçları vardır. 

وَالْحَبُّ ذُو الْعَصْفِ وَالرَّيْحَانُ

Rahman suresi 55.12 Yapraklı taneler, hoş kokulu bitkiler vardır. 

Dünyada zevkle yenen, hoşa giden, hoş kokularıyla ruhları şenlendiren şeylerin bütünü hepsi vardır.

Daha sonra Yüce Allah, büyük nimetlerinden bazılarını zikrettikten sonra cinlere ve insanlara şöyle seslendi:

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.13 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

Cabir'in rivayetine göre, şöyle demiştir: "Allah'ın Resulü, Allah ona salat ve selam etsin, ashabının yanına çıktı ve onlara Rahman Suresi'ni baştan sona okudu. Onlar da sustular. Sonra Resulüllah şöyle buyurdu: Cinler gecesi cinlere Rahman suresini okudum. Cinler sizden daha iyi cevap verdiler. Her seferinde onun şu sözüne geliyordum:

عن جابر قال: ((خرج رسول الله صلى الله عليه وسلم على أصحابه، فقرأ عليهم سورة الرحمن من أولها إلى آخرها فسكتوا، فقال: لقد قرأتها على الجنِّ ليلةَ الجنِّ، فكانوا أحسن مردودًا منكم، كنت كلما أتيت على قوله: 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.13 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

قالوا: لا بشيء من نِعَمِك ربنا نكذب، فلك الحمد))[1].

Cinler dediler ki: “Ey Rabbimiz, senin nimetlerinden hiçbirini inkâr etmeyiz. Hamd Sana mahsustur.”[1]

       Daha sonra Yüce Allah, nimetlerinden ve lütuflarından bazılarını zikretti.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ كَالْفَخَّارِ

Rahman suresi 55.14 Allah, insanı pişmiş çamur gibi bir balçıktan yarattı. 

وَخَلَقَ الْجَانَّ مِنْ مَارِجٍ مِنْ نَارٍ

Rahman suresi 55.15 "Cin"i de yalın bir ateşten yarattı.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.16 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

رَبُّ الْمَشْرِقَيْنِ وَرَبُّ الْمَغْرِبَيْنِ

Rahman suresi 55.17 O, iki doğunun ve iki batının Rabbidir.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.18 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Doğuları ve batıları, yazları ve kışları yarattı.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

مَرَجَ الْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِ

Rahman suresi 55.19 (Suları acı ve tatlı olan) iki denizi salıvermiştir; birbirine kavuşuyorlar.

بَيْنَهُمَا بَرْزَخٌ لَا يَبْغِيَانِ

Rahman suresi 55.20 (Fakat) aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmıyorlar.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.21 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

يَخْرُجُ مِنْهُمَا اللُّؤْلُؤُ وَالْمَرْجَانُ

Rahman suresi 55.22 O denizlerin her ikisinden de inci ve mercan çıkar.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.23 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Maraca el-Bahreyni: anlamı: iki denizi gönderdi.

       Allah'ın apaçık delillerinden büyük bir tanesi de, tuzlu su ile tatlı su arasına, karışmasınlar, birbirine karışmasınlar diye bir engel koymuş olmasıdır. 

Tuzlu ve tatlı denizlerde bulunanlar, Yüce Allah'ın büyük bir yaratmasıdır. Ve bunlarda Yüce Allah'ın kulları için büyük faydalar vardır. 

       Allah Teala şöyle buyurdu:

وَلَهُ الْجَوَارِ الْمُنْشَاٰتُ فِى الْبَحْرِ كَالْاَعْلَامِ

Rahman suresi 55.24 Denizde akıp giden dağlar gibi yüksek gemiler de O'nundur.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.25 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Yüce Allah, kullarına denizde yol alan gemileri emrine vermiş, bunların yapıları büyüklükleri itibariyle devasa dağlara benzemektedir.

Sonra Yüce Allah, yeryüzünde bulunan insanların, cinlerin, hayvanların ve diğer bütün yaratıkların helak olacağını ve öleceğini, sadece hiç ölmeyen, azamet, şeref ve izzet sahibi, lütuf, cömertlik ve bereket sahibi olan Hayy'ın Allah’ın kalacağını ölmeyeceğini söyledi: Şöyle buyurdu:

كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍ

Rahman suresi 55.26 Yer üzerinde bulunan her canlı yok olacaktır.

وَيَبْقٰى وَجْهُ رَبِّكَ ذُو الْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِ

Rahman suresi 55.27 Ancak azamet ve ikram sahibi Rabbinin zâtı bâki kalacaktır. 

Sizi yaratan, size rızık veren, size lütuf ve bereket veren O'dur. Allahtır. Öyleyse O'ndan başkasına nasıl ibadet edersiniz?! Başkalarına nasıl yönelirsiniz? Başkalarını yüceltirken nasıl olur da Yüce Allah'a yönelmezsiniz?!

Ey insan, senin kesin ölümünün senin için büyük bir ders ve büyük bir hatırlatma olduğunu; bugüne kıyamet gününe imanla, yakınla ve salih amellerle hazırlanman gerektiğini bildiriyorum. 

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يَسْپَلُهُ مَنْ فِى السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ كُلَّ يَوْمٍ هُوَ فٖى شَاْنٍ

Rahman suresi 55.29 Göklerde ve yerde bulunanlar, (her şeyi) O'ndan isterler. O, her an yeni bir ilâhî tasarruftadır.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.30 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Yüce Allah, lütuf ve kereminin, zenginliğinin ve kudretinin ve takdirinin harikalığından ötürü yücedir. Göklerde ve yerde olan her şey O'nundur. Allah’ındır. 

Dileyen isteyen herkese verir. Ve bu Allah’ın dileyene vermesi, O'nun Allah’ın elindekinden hiçbir şey eksiltmez.

       Ve Allah, her gün bir işle meşguldür. Bunu veriyor, şunu engelliyor, şunu sağlıklı kılıyor, bunu hasta ediyor.

Ey insanlar! Siz, yaptıklarınızdan hesaba çekileceksiniz ve onların karşılığını göreceksiniz.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

سَنَفْرُغُ لَكُمْ اَيُّهَ الثَّقَلَانِ

Rahman suresi 55.31 Yakında sizi de hesaba çekeceğiz, ey cinler ve insanlar!

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.32 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Ve Allah Teala kıyamet günü sizi bir araya topladığında, acizliğinizi ve güçsüzlüğünüzü size haber verecektir:

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يَا مَعْشَرَ الْجِنِّ وَالْاِنْسِ اِنِ اسْتَطَعْتُمْ اَنْ تَنْفُذُوا مِنْ اَقْطَارِ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ فَانْفُذُوا لَا تَنْفُذُونَ اِلَّا بِسُلْطَانٍ

Rahman suresi 55.33 Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin uçlarından bucaklarından geçip gitmeye gücünüz yeterse geçip gidin. Büyük bir güç olmadıkça geçip gidemezsiniz. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.34 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Gücü ve otoriteyi nereden alıyorsun? Kıyamet günü hiç kimse, Yüce Allah'ın izni olmadan konuşmaya cesaret edemeyecektir. 

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يَوْمَ يَاْتِ لَا تَكَلَّمُ نَفْسٌ اِلَّا بِاِذْنِهٖ فَمِنْهُمْ شَقِىٌّ وَسَعٖيدٌ

Hud suresi 11.105 O gün geldiği zaman Allah'ın izni olmadan hiçbir kimse konuşamaz. Onlardan mutsuz (cehennemlik) olanlar da vardır, mutlu (cennetlik) olanlar da.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

يُرْسَلُ عَلَيْكُمَا شُوَاظٌ مِنْ نَارٍ وَنُحَاسٌ فَلَا تَنْتَصِرَانِ

Rahman suresi 55.35 Üstünüze ateşten yalın bir alevle kıpkızıl bir duman gönderilir de kendinizi koruyamazsınız. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.36 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Hiç kimse O'nun Allah’ın kudretinin ötesinde değildir. Ve hiç kimse o büyük günden kıyamet gününden kaçamaz.

Kıyamet Günü'nün dehşetlerinden biri de şudur: Allah Teala şöyle buyurdu:

فَاِذَا انْشَقَّتِ السَّمَاءُ فَكَانَتْ وَرْدَةً كَالدِّهَانِ

Rahman suresi 55.37 Gök yarılıp da, yanıp kızaran yağ gibi kırmızı gül hâline geldiği zaman (hâliniz ne olur?) 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.38 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

فَيَوْمَئِذٍ لَا يُسْپَلُ عَنْ ذَنْبِهٖ اِنْسٌ وَلَا جَانٌّ

Rahman suresi 55.39 İşte o gün ne insana, ne cine günahı sorulmayacak. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.40 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

يُعْرَفُ الْمُجْرِمُونَ بِسٖيمٰیهُمْ فَيُؤْخَذُ بِالنَّوَاصٖى وَالْاَقْدَامِ

Rahman suresi 55.41 Suçlular simalarından tanınır da, perçemlerinden ve ayaklarından yakalanırlar.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَان

Rahman suresi 55.42 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

هٰذِهٖ جَهَنَّمُ الَّتٖى يُكَذِّبُ بِهَا الْمُجْرِمُونَ

Rahman suresi 55.43 İşte bu suçluların yalanladıkları cehennemdir. 

يَطُوفُونَ بَيْنَهَا وَبَيْنَ حَمٖيمٍ اٰنٍ

Rahman suresi 55.44 Onlar, cehennem ateşi ile yüksek derecede kaynar su arasında gider gelirler. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.45 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

O günün şerrinden Yüce Allah'a sığınırız. Cehennem ateşinden Allah'a sığınırız.

اللهم أجِرْنا من النار، اللهم أجرنا من النار، اللهم أجرنا من النار.

Allah'ım bizi ateşten koru. Allah'ım bizi ateşten koru. Allah'ım bizi ateşten koru. 

Bunu söylüyorum ve Yüce Allah'tan kendim ve sizin için af diliyorum. Öyleyse her günahınız için O'ndan af dileyin. O da sizi affedecektir. O, çok bağışlayandır. Çok merhamet edendir.

İkinci Hutbe

Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamd olsun. Güzel akıbet takva sahiplerinindir. Zulüm ancak zalimlere karşıdır. Salat ve selam peygamberlerin ve resullerin en şereflisine olsun. Peygamberimiz Hz. Muhammed, ailesi ve bütün sahabelerine olsun.

Yüce Allah, suçluların hallerini ve onlara yapılacak muameleyi zikrederken, takva sahiplerinin ve korkup sakınanların mükafatını ve onlar için hazırladığı büyük şeref, lütuf ve nimetleri de zikretmiştir.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

وَلِمَنْ خَافَ مَقَامَ رَبِّهٖ جَنَّتَانِ

Rahman suresi 55.46 Rabbinin huzurunda (hesap vermek üzere) duracağından korkan kimseye iki cennet vardır.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.47 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

ذَوَاتَا اَفْنَانٍ

Rahman suresi 55.48 İki cennet de (ağaçlar, meyveler, rengârenk bitkiler gibi) çeşit çeşit güzelliklerle bezenmiştir.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.49 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Afnan: Anlamı: Her biri olağanüstü güzellikte ve lezzette meyve veren taze dallarla bezenmişlerdir.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

فٖيهِمَا عَيْنَانِ تَجْرِيَانِ

Rahman suresi 55.50 İçlerinde akan iki pınar vardır. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.51 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

فٖيهِمَا مِنْ كُلِّ فَاكِهَةٍ زَوْجَانِ

Rahman suresi 55.52 İkisinde de her meyveden çift çift vardır. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.53 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

İki cennette içlerinde her meyveden ikişer çeşit vardır.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

مُتَّكِئٖينَ عَلٰى فُرُشٍ بَطَائِنُهَا مِنْ اِسْتَبْرَقٍ وَجَنَا الْجَنَّتَيْنِ دَانٍ

Rahman suresi 55.54 Onlar astarları kalın ipekten olan döşeklere yaslanırlar. Bu iki cennetin meyveleri (zahmetsizce alınacak kadar) yakındır. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.55 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

Her iki cennet bahçesinin meyveleri de kolayca ulaşılabilecek mesafededir.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

فٖيهِنَّ قَاصِرَاتُ الطَّرْفِ لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ

Rahman suresi 55.56 Oralarda bakışlarını sadece eşlerine çevirmiş dilberler vardır. Onlara eşlerinden önce ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.57 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

كَاَنَّهُنَّ الْيَاقُوتُ وَالْمَرْجَانُ

Rahman suresi 55.58 Onlar sanki yakut ve mercandır.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.59 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

هَلْ جَزَاءُ الْاِحْسَانِ اِلَّا الْاِحْسَانُ

Rahman suresi 55.60 İyiliğin karşılığı, yalnız iyiliktir. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.61 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

       Namuslu kadınlar: Bunlar yakut ve mercan gibi güzel hurilerdir.

İyiliğin karşılığı iyilikten başka bir şey midir? İyilik yapanlara daha güzeli ve daha fazlası vardır. Kendilerine verilecektir.

Sonra Allah diğer iki cenneti zikretti. Ki, bunlar ilk ikisinden daha aşağı derecede, makam ve mevki bakımından daha üstündürler.

       Allah Teala şöyle buyurdu:

وَمِنْ دُونِهِمَا جَنَّتَانِ

Rahman suresi 55.62 Bu iki cennetten başka iki cennet daha vardır.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.63 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

مُدْهَامَّتَانِ

Rahman suresi 55.64 O iki cennet koyu yeşil renktedir.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.65 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

       Allah Teala şöyle buyurdu:

فٖيهِمَا عَيْنَانِ نَضَّاخَتَانِ

Rahman suresi 55.66 İçlerinde kaynayan iki pınar vardır. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.67 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

فٖيهِمَا فَاكِهَةٌ وَنَخْلٌ وَرُمَّانٌ

Rahman suresi 55.68 İçlerinde her türlü meyve, hurma ve nar vardır.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.69 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

فٖيهِنَّ خَيْرَاتٌ حِسَانٌ

Rahman suresi 55.70 Onlarda huyları güzel, yüzleri güzel dilberler vardır. 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.71 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz?

حُورٌ مَقْصُورَاتٌ فِى الْخِيَامِ

Rahman suresi 55.72 Onlar, çadırlara kapanmış hurilerdir.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.73 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

لَمْ يَطْمِثْهُنَّ اِنْسٌ قَبْلَهُمْ وَلَا جَانٌّ

Rahman suresi 55.74 Onlara, eşlerinden önce ne bir insan ne bir cin dokunmuştur.

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.75 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

مُتَّكِئٖينَ عَلٰى رَفْرَفٍ خُضْرٍ وَعَبْقَرِىٍّ حِسَانٍ

Rahman suresi 55.76 Onlar yeşil yastıklara ve güzel yaygılara yaslanırlar, (nimetlenirler). 

فَبِاَیِّ اٰلَاءِ رَبِّكُمَا تُكَذِّبَانِ

Rahman suresi 55.77 O hâlde, Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? 

تَبَارَكَ اسْمُ رَبِّكَ ذِى الْجَلَالِ وَالْاِكْرَامِ

Rahman suresi 55.78 Azamet ve ikram sahibi Rabbinin adı yücedir. 

Rahman olan Allah, yücedir ve mukaddestir. O Allah, yüceltilmeye layıktır, isyan edilmeye değil. O Allah, reddedilmeye değil, teşekkür edilmeye layıktır. O Allah, hatırlanmaya ve unutulmamaya layıktır. Burası Cennet. Büyük saadet ve ebedî mutluluktur.

 

Ebu Hureyre'nin (r.a.) rivayetine göre, Peygamber (s.a.v.)'in rivayetine göre: 

عن أبي هريرة رضي الله عنه عن النبي صلى الله عليه وسلم: ((يقول الله تعالى: أعددت لعباديَ الصالحين ما لا عين رأت، ولا أذن سمعت، ولا خطر على قلب بشر ذخرًا، بله ما أطلعتم عليه؛ ثم قرأ: 

"Yüce Allah buyuruyor ki: Salih kullarım için hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın duymadığı ve hiçbir insan kalbinin hayal bile edemeyeceği şeyleri hazırladım. Size bildirilenlerden bahsetmiyorum bile." Sonra şu ayeti kerimeyi okudu: 

فَلَا تَعْلَمُ نَفْسٌ مَا اُخْفِىَ لَهُمْ مِنْ قُرَّةِ اَعْيُنٍ جَزَاءً بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

Secde suresi 32.17 Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını bilemez.

نسأل الله تعالى أن يجعلنا من أهلها.

       Yüce Allah'tan bizi cennetlik kullarından kılmasını dileriz. 

اللهم أدخلنا الجنة وأجرنا من النار، اللهم أدخلنا الجنة وأجرنا من النار، اللهم أدخلنا الجنة وأجرنا من النار.

Allah'ım! Bizi cennete koy ve cehennemden kurtar. Allah'ım! Bizi cennete koy ve cehennemden kurtar. Allah'ım! Bizi cennete koy ve cehennemden kurtar.

 

Tercüme Tarih: 21 Mayis.2025 

Tercüme Eden: İbrahim SIRMALI 

(Emekli Müftü, İcazetli)

Okuyan: Sa’d Muhsin Eş-Şemri 

       Yayın Tarihi: 03.11.2022

https://www.alukah.net/sharia

dan alıntıdır. Rahman Suresi'ndeki Işıklar


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —