Başkan Ali Küçükislamoğlu, 25 TL olan yaş çay fiyat beklentilerini dile getirerek hükumet kararını verirken vatandaşın ekonomik durumunu değerlendirmesi gerektiğini söyledi. Bölgemizdeki Ziraat Odası Başkanlarının bir araya gelerek yaş çay taban fiyatının 25 TL olmasını taleplerinin arkasında olduğunu ifade eden Küçükislamoğlu;
“Enflasyon ve hayat pahalılığıyla birlikte artan yaş çay toplama giderleri göz önüne alındığında taban fiyatın 25 TL olması gerektiği yönünde karar aldık” dedi.
Çay işçilik giderlerine de değinen Küçükislamoğlu;
"Çayını toplayamadan bir üreticimize toplattırdığında çay parasından maalesef ki bir şey kalmayacaktır.
Kolay çay toplayabilmek için alternatif olan ve önceki yıllarda kullanılan şarjlı çay toplama motorları için verilen teşviklerinde neden kaldırıldıklarını anlayamadık.
Çay toplama motorları için teşvik uygulamasının yeniden başlatılması gerektiğini düşünmekteyiz” dedi.
Yaş çay sezonunun başlamasıyla birlikte çay tarımıyla ilgili bilgilerde veren Küçükislamoğlu;
“Doğu Karadeniz Bölgesinde dar bir alanda yetiştirilen çay, ülke ekonomisine katkısının yanında temel içecek maddesi olarak da önem arz etmektedir.
Çay tarımı Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Gürcistan sınırından başlayarak Ordu'nun Fatsa ilçesine kadar uzanan kuşakta yapılmaktadır.
Bu bölge mikroklima iklim özelliğini yansıtan dünyadaki en önemli çay yetiştirilen alan olarak kabul görmektedir.
Çin, Hindistan, Sri Lanka gibi Asya ülkelerinde ekvatoral iklimin etkisiyle yıl boyu çay üretimi yapılmaktadır” dedi.
Küçükislamoğlu; “Dört mevsimin yaşandığı ülkemizde ise; sıcaklık eksi seviyelere düşmekte, çay tarlaları yılın 6 ayı nadasta kalmaktadır.
Kış aylarında çay bahçelerinin izlerine kar yağması Türk çayına önemli bir özelik kazandırmaktadır.
Bu özelliğinden dolayı ülkemizde çay bahçelerinde zararlı oluşumu baskılanmakta zararlılara karşı zirai ilaçlama yapılmamaktadır.
Bu da dünyada üretilen çayların aksine çayımıza dünyanın en doğal çayı olma özelliğini vermektedir” dedi.
Türk çayının bu yapısal farklılığından dolayı iyi bir tanıtımla dünya pazarında en pahalı satılan en kaliteli çay olma kabiliyeti mevcuttur söyleyen Küçükislamoğlu; “Çay üretimi bölge ekonomisinde son derece önemli bir yer tutmaktadır.
Bölge sanayisinin neredeyse tamamı çay tarımına dayanmaktadır.
Ancak arazi mülkiyeti sınırlı olduğu için çay üretimi küçük çapta aile üretimi şeklinde yapılmaktadır” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE'DE YAŞ, KURU ÇAY ÜRETİMİ DEĞERLENDİRMESİ
Küçükislamoğlu; “Doğu Karadeniz Bölgesinde yeni yapılan ölçümlerde 791.287 dekar alanda yaklaşık 205.118 üretici çay tarımı yapmaktadır.
Yaş çay ürün rekoltesi son dört yılda ortalama 1.250 -1.400 bin ton arasında değişirken 2022 yılında rekolte 1.269 bin tonun üzerine çıkmıştır. Çay sektöründe üretim yapan 207 adet çay fabrikası bulunmaktadır. Bunların 47's1 Çaykur, 144’ü özel sektöre ait çay fabrikalarıdır.
Bu fabrikaların 104'u Rize'de, 26'si Trabzon'da, 12'si Giresun'da ve 2'ü ise Artvin'de bulunmaktadır.
2022 yılında 1.269238.096 kg yas çay işlenmiştir. Bu yaş çaydan 241.000 ton kuru çay elde edilmiştir” dedi.
Üretilen yaş çayın %54.49' özel sektör ve %45.50'si ÇAYKUR tarafından işlenmiştir diyen Küçükislamoğlu; “Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütünün (FAO) yayınladığı raporda; 10 yıl sonra Türkiye'nin yaklaşık 270 bin ton olan yıllık çay tüketimin 400 bin tona çıkacağı ancak yıllık ortalama yüzde 4,9 olan tüketim artışının gelecek 10 yılda yüzde 3.3'e gerileyeceği öngörülüyor.
Türk çay sektörünün, bu raporu göz önünde bulundurarak sektörü bu yönde hazırlaması gerekmektedir.
Öncelikle artması beklenen çay tüketimini karışlayacak bir çay sektörü için aşağıdaki sorunların ivedi bir şekilde çözülmesi gerekmektedir.
Böylece ülke ekonomisine önemli katma değer kazandıracak çay sektörünün geleceğini sağlam temellere oturtmuş olacağız” ifadelerine yer verdi.
Haber Merkezi